20 Temmuz 2012 Cuma

GIOVANNI PAPINI - DÜŞSEL KONÇERTO CİLT I


GIOVANNI PAPINI - DÜŞSEL KONÇERTO CİLT I

İtalyancadan Çeviren: Sinem Carnabuci


Arka Kapak Yazısı

Okur-kişi, sen kim olursan ol, şu anda burada seninle yüz yüze olmak, gözlerimi gözlerine dikmek, ellerini sıkmak ve sana alçak sesle: “Yaşadığına inanıyor musun? Gerçekten, derinlemesine, yoğun yaşadığına? Bu hayatın sana, gençliğin ateşli gecelerinde belki hayalini kurduğun kadar güzel ve büyük görünüyor mu?’’ demek isterdim.

Ve daha da alçak sesle, yavaşça, sana sormak isterdim: Gençliğin var mıydı? Derinliklerinde, kanında bir şeylerin mayalandığını, kaynadığını, kıpırdandığını, heyecanlandığını; dışarı çıkmak, taşmak, dünyayı bir alev gölü misali sular altında bırakmak istediğini içinde hissettin mi? Birkaç saatlik heyecandan, zalim bir günbatımından, bir şairin dizelerinden sonra sen hissettin mi; şahsen sen kendinin ilk kişi, hayatın kaşifi, dünyanın kaşifi olduğunu hiç hissettin mi? Ve bu yaşam sana zavallı, bu dünya sana küçük görünmedi mi? Yaşam aşkına ölümü arzulamadın mı? Uzak gökyüzünün önünde Büyük İskender’in hırsını tatmadın mı?
*

Öyleyse bana aşık olunmasını sağlayabilecek ne var benim içimde?


 Yazar Hakkında


Giovanni Papini (1881-1956)
 

Giovanni Papini, özellikle babasının dinsizlikle kurduğu ilişkinin gölgesinde doğdu. Hoyrat, yalnız ve içe-dönük bir çocukluğun ardından yaşam boyu sürdüreceği isyankar ve mücadeleci tavra büründü. Dinin tüm biçimlerine, kiliseye bağlılığa ve kulluğun her türüne karşı büyük bir hoşnutsuzluk sergiledi.
Ölene dek bütün kültürleri içerecek bir ansiklopedi yazma fikrine takıntılı kaldı. 1903’te Giuseppe Prezzolini ile birlikte Il Leonardo dergisini kurdu ve aynı yıl Enciro Corradi’nin grubuna Il Regno’nun eş-editörü olarak katıldı. Aynı yıllarda ardı ardına öyküler yayımlamaya başladı. Öykü kitaplarını takiben Kant, Hegel, Comte, Spencer, Nietzsche ile düşüncenin yok oluşu üzerine etkili bir polemiğe girişti. Fütürizm ile de yakın bağlar kuran Papini, zamanının isyankar ve özgürlükçü edebiyat gruplarıyla da her zaman ilişki içinde oldu. Sonraları başka dergilerin kuruluşlarında da yer aldı. 1912’de öykülerinin yanı sıra en iyi bilinen yapıtı olan Un uomo finito’yu (Bitik Adam) yayımladı. 1921’de yeni-den bulduğunu ilan ettiği Katolizme döndü ve İsa’nın Yaşamı’nı yayımladı. Faşizmle kurduğu yakın ilişki nedeniyle sert eleştirilere ve istemli bir unutturmaya konu olmuştur.
Papini tüm hayatını, derin, ince ve trajik bir karanlık, huzursuzluk içerisinde ruh ve madde, doğa ve insan arasındaki uyumu bulmaya adamıştır.

*

Ona düzyazının Dante’si demişler, onu İtalya’nın Poe’su olarak çağırmışlardır...


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder